6 Haziran 2016 Pazartesi

CİNAYET VE SUÇ OLGUSU


     Genel çerçeveden bakacak olursak “suç” kavramının tam anlamıyla tanımı yapılamamaktadır. Suçun altında bireyin değil toplumun hikayesi yatmaktadır. Suçu toplum hazırlar suçlu işler şeklinde de ifade edilen olgu; bireyin masumluğundan ziyade toplumun işlenen suçlarda belli bir pay sahibi olduğunu belirleyerek sosyal etki üzerinde durulmaktadır. Suç zeminden zirveye değil zirveden zemine tabana yayılır.
cinayet ile ilgili görsel sonucuHukuki bir boyutu sahip olsa da suç sosyal bir olgudur. Sosyal sebepleri ve sonuçları olması sebebiyle suç sosyolojisi önemli bir alt disiplindir. Kaçınılmaz bir süreç olarak kabul edilen suç olgusu; tıptan biyolojiye, psikolojiden sosyolojiye pek çok bilim ve disiplin dalının konusudur. Suç, hızla kentleşme sonucu aniden ortaya çıkan toplumsal değişim ve sosyal hareketlenmenin getirdiği anormalite hali ile ilişkilendirilir, ortaya çıkan kentleşme sorunu ile birlikte suç oranlarının arttığı varsayımı kabul görmektedir.
Suç olgusunun temeline indiğimizde ise karşımıza “cinayet” kavramı çıkmaktadır. Cinayet en temel tanımı ile, bir kimsenin başka bir kimseyi, bilerek ya da bilmeyerek öldürmesi eylemidir.
Cinayet olgusu, toplumdan topluma değişmektedir. İngiltere'de ve İrlanda'da yılda yaklaşık 160 cinayet işlenmektedir, oysa yalnızca New York'ta yılda yaklaşık 5000 öldürme vakası kaydedilmiştir. İngiltere'de katillerin % 25'i intihar etmektedir. Amerika'da katillerde intihar oranı daha düşüktür. Cinayet nedenleri ise, ülkeler arasında fazla bir farklılık göstermemektedir. Ancak cinayet tiplerinin birbirlerine oranları farklıdır.



Kıskançlık, cinsel şiddet, öç, çıkar, kendini savunma ve kavga gibi durumların hepsi cinayetle sonuçlanabilir. Karşılaşılan belli başlı çerçeveler vardır. Örneğin sık sık kız çocukları yakın bir akraba, aile fertleri aile büyükleri tarafından, bir kadının eşi tarafından, bir annenin oğlu tarafından öldürülmesi haberleri ile karşılaşılmaktadır. Diğer bir taraftan,  sadomazohistik bir cinayete çok rastlanılmamaktadır. Aşırı derecede olan bir kıskançlık sorunu çok kere cinayete yol açabilmektedir. Bu etkileri tanıyan bir psikolog veya psikiyatrist bir cinayetin gerçekleşmesini önleyebilmektedir. Yapılan bazı araştırmalarda suçluların beyinleri incelenmiştir ve lobların bozulduğu, çoğunlukla doğru karar veremedikleri gözlenmiştir.
Cinayetle, yılın belli zamanları ve günün belli saatleri arasında bir ilişki vardır. Cinayetler ağırlıkla saat 18.00 ile 01.00 arasında işlenmektedir; saat 06.00 ile 08.00 arasında işlenen bir cinayeti, depresyonlu bir katilin işlemiş olma ihtimali yüksektir. ABD’de, cinayetlerin özellikle hafta sonlarında veya tatil günlerinde işlendiği ispatlanmıştır. Katillerde, ister akıllı, ister deli olsunlar, fiziki bozukluklar ve hastalıklar sık görülmektedir. Tüm cinayet suçları arasında seri cinayetlerin sıklığı Amerika Birleşik Devletleri kaynaklarına göre %0.5‘tir.
Bir davranışın suç sayılabilmesi için maddilik, manevilik ve kanunilik unsurlarına sahip olması gerekir. Maddi unsur; suçun maddi unsurunu hareket oluşturmaktadır. Hareket unsuru bir yapma veya yapmama davranışıdır. Bir davranışı yapma ya da yapmama suçun maddi unsurunu oluşturabilir. Örneğin lokantada aşçının ocağın altını kapatmaması bir kazaya neden olabilir. Böylece aşçının bu davranışı yapmaması onu suçlu kılar. Manevi Unsur; bu unsur suçlunun kastı veya kusurudur. Suçlu, kanun tarafından suç olarak tanımlanan bir davranışı bilerek ve isteyerek yaparsa bu davranışın kasıtlı olduğunu gösterir. Kanunilik Unsuru; Kanunsuz suç ve ceza olmaz prensibine dayanan bir durumdur. Herhangi bir davranış, suç tanımına girmiyorsa suç olarak kabul edilmemektedir.
Cinayetler ise suçun unsurları bakımından manevi unsurlar altında incelenmektedir. Cinayetler, suçlular, seri katillerin birçok konu bakımından incelenmesi gerekmektedir. Suçun oluşmasında ve bunun etkisiyle cinayetlerin ortaya çıkmasında epeyce etken bulunmaktadır. Bu etkenlerin başında toplum, aile, sağlık sorunları ve bu sorunların altyapısı karşımıza çıkmaktadır. Seri katillerin, suçluların beyin yapısı ve bulundukları toplum incelendiğinde hep bir sorun ile karşılaşılmıştır. Biyolojik ve toplumsal birçok sıkıntıya maruz kalmışlardır ve suçluların psikopati yönünü ortaya çıkarmıştır. Görünürde sıkıntı gözükmese bile temele inildiğinde kesinlikle bir etken ile karşılaşılmaktadır.
Sonuç olarak, cinayetler suç başlığı altında önemli hususa sahip konulardır. Çevremizde de sürekli karşılaşılan bir durumdur.  Toplumda bu konuların uzmanı olan kişiler, bu olayların temeline inip bilimsel olarak incelemelilerdir ve hususlar doğrultusunda önlemler almalıdırlar.

KAYNAKÇA
Yıldırım A. Sosyo – Kültürel Yapı ve Suç Olgusu Arasındaki İlişki: Malatya İli Örneği. KMÜ Sosyal ve Ekonomik Araştırmalar Dergisi 16 (Özel sayı): 1- 7, 2014.
Kılıç Ö, Balcıoğlu İ. Seri Cinayetler ve Cinsel Sadizm. Adli Tıp Kurumu Dergisi Cilt / Vol:27, Sayı / No:1, 2012.
Kızmaz Z. Sosyolojik Suç Kuramlarının Suç Olgusunu Açıklama Potansiyelleri Üzerine Bir Değerlendirme. C.Ü. Sosyal Bilimler Dergisi Aralık 2005 Cilt: 29 No: 2 149-174

Selçuk BULUT

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder